Anne
http://www.ozgurkocaeli.com.tr/makale/anne-129355.html
Bir bebek, bir evlat.. O güzel gülüşü, mis gibi kokusu, saf ve masum
ruhu, benliği, nefesi ile öyle tatlı bir
anda giriveriyor ki hayatınıza bir daha ömrünüzün son nefesine dek onun
ihtiyaçları, sorumluluğu, mutluluğu kısacası yaşadığı her ne varsa sizin
oluyor, sizden bir parça , sizin hayatınızda.. O sizin bedeninizden ayrıldığı andan itibaren, siz kendinizi onun ruhu ile
yeniden inşa ediyorsunuz, sırf o yalnızlık çekmesin diye.
Onunla birlikte gülüyorsunuz,
ağlıyorsunuz, öfkeleniyorsunuz ve belki de en önemlisi onunla birlikte büyüyor
ve hayata dair bir çok şey öğreniyor, bir çok şeyde deneyim kazanıyorsunuz. Bir
bakıyorsunuz hayat o olmuş, siz o olmuşsunuz..Bir çok zorluk yaşıyorsunuz, onu
fiziksel olarak karnınızda taşımaktan öte, onun doğumundan sonra ruhunuzda endişeleriniz, korkularınız ve belki
yüzleşmekten korktuğunuz daha bir çok sorularla taşıdığınız o evlat, sizi
tamamen başka bir kişi yapıyor. Daha özenli olmaya çalışıyorsunuz , her şey onun
konforu için ayarlanıyor, yemek-uyku düzeniniz belki tamamen değişiyor. Sırf
onun için daha önce hayatınızda olan fakat size bir şekilde zarar veren bir çok şey i (düşünceler,tutumlar, insanlar
, yaşam tarzı, yemek yeme alışkanlıkları vs.) hayatınızdan çıkarabiliyorsunuz.
Onun karnını doyurabilmek, ona güzel bir gelecek hazırlamak için zorlu bir işte, ona hissettirmeden
huzursuz ve mutsuzca çalışabiliyor, saatlerce mutfaktan ayrılmadan ona yemeğin en temizini, en sağlıklısını sunmak adına elin,zden
geleni yapıyorsunuz. Sırf o mutlu olsun,
morali bozulmasın, olumsuz bir durum,
kişi veya ilişki onun ruhunda derin yaralar açmasın diye sevmediğiniz, içinde yer almak
istemediğiniz bir çok duruma göğüs
gerebiliyor, bunları tolere edebiliyor ve en önemlisi de hayatınızın içinde
tutabiliyorsunuz. Hayatın akışı
içerisinde onun büyümesini gururla izliyor, her başarısını bir takdir, her başarısızlığını ise bir cesaretlendirme, övgü ile ona sunuyorsunuz. Günlerce, aylarca
onunla birlikte stresli günler geçirebiliyor, yaşadığı , onu üzen, geren ,
mutsuz eden her ne varsa onunla birlikte yaşıyor, onunla birlikte bunları
yüreğinizde taşıyorsunuz. Hastalandığında
nasıl ondan daha fazla hasta hissediyorsanız kendinizi, o mutlu olduğu ve tamamen huzurlu olduğu anda da
o denli iyi, keyifli ve coşkulu hissediyorsunuz. Eve
geç geldiği zaman aklınızda kurduğunuz
türlü türlü senaryolarla o an hayatı kendiniz için bir zindana
döndürebildiğiniz gibi , yanınızda olduğu anlarda sizden daha mutlu bir insan
daha yokmuş gibi içten içe bir delilik, huzur hali yaşayabiliyorsunuz. Sıkıntınızı,hastalığınızı, ağrılarınızı,
üzüntülerinizi ona yansıtmamak için çok
zor olsa dahi rol yapabiliyor, her şeyi içinize atabiliyor ve güçlü kalabilmeyi
, sırf evladınız için bir kaya gibi sert, bir çınar gibi sağlam kalmayı
becerebiliyorsunuz. Hayatınızda almış
olduğunuz bazı kararları, sırf onu bir şekilde etkileyecek diye
yeniliyor ya da sıfırlayabiliyorsunuz. Belki öncesinde yaşamış olduğunuz hayal kırıklıklarınızı
anlatmıyorsunuz ona, sırf hayallerini gerçek kılsın, bir şekilde bir fırsat
yaratsın, cesur olsun hayatta , şevki
kırılmasın, coşkusu, sevinci azalmasın diye. Onun size verdiği bir öpücükle
dünyalar nasıl sizin oluyorsa, yine aynı
şekilde onun dokunduğu her hayata kendini, mutluluğunu başarısını ve enerjisini
yansıtarak insanları mutlu etmesini de keyifle, gururla ve aşkla
izleyebiliyorsunuz. Onun yaşadığı bazı zorlu süreçlerde ( sınavlar, ergenlik,
ayrılık vs.) ondan daha fazla üzülüyor olduğunuzu sırf ona hissettirmemek adına
ruhunuza atıyor, bir şekilde belki kendinizi hasta , huzursuz
edebiliyorsunuz. Karşılıksız bir şekilde
onu seviyor, onun elinden tutuyor,
onunla saatlerce oyun oynuyor, sohbet edebiliyorsunuz. Bazen tartışıyorsunuz
belki , onun sözleri, davranışları, tavırları ruhunuzu, canınızı tıpkı bir gül dikeninin size batması gibi canınızı yakıyor, içinizi acıtıyor olmasına rağmen, her yeni günle
birlikte doğan güneş gibi her yeni gün
onun yanında, önünde, arkasında durmaya devam ediyor, her zaman varlığınızı ve
koşulsuz sevginizi ona hissettiriyorsunuz. Siz .. Evet siz güzel anneler..
Ne yapsak , nasıl gönlünüzü alsak, sizi nasıl mutlu etsek
tatlı anneler?Bunu konuşmak için saatlere, bunu ifade edebilmek için bir çok
sayfaya ihtiyaç var, siz özel varlıklar, güzel yürekli kadınlar için..
Bu denli derin , harika
bir varlığa, size, ne alınabilinir ya da ne sunulabilinir? Sadece bir parfüm mü alalım güzel kokun diye?
Mutfak aleti mi alalım, bize güzel pastalar yapın diye? Ya da bir aksesuar, bir
kıyafet ? Güzel gözükün diye.. Siz zaten
gülüşünüz , duruşunuz, cesaretiniz, kaya gibi sağlamlığınızla o kadar donanımlı
ve tamsınız ki.. Sevgimizi versek,
sonsuz bir aşkla.. Acaba daha çok mutlu edebilir miyiz sizi? Koskocaman bir öpücük versek size, sizin ruhunuzu okşayan. ..Elimizi versek size,
kalbimizin sıcaklığı geçsin, bizden bir
parça olan yüreğinizle buluşsun ellerimiz diye.. Bizim için yaptığınız her
türlü fedakarlığı, karşılıksız sevgiyi, şefkatiniz için güzel sözlerimizi ,
tatlı dilimizi versek size bugün ve bundan sonraki her an.. Güven versek gözlerimizle, hep orada,sizinle
birlikte olduğumuzu hissedin diye.. Desteğimizi versek omuzlarımızla size ,
yaşadığınız zorluklara siper olsun,yorulduğunuzda
omuzlarımıza dayanın diye..Sarılsak ki öyle çok , kendinizi evinizde, huzurda
hissedin diye.. Acaba sizi mutlu edebilir, hakkınızı ödeyebilir miydik?
Annelerimiz çok özel. Değeri tarifsiz..Bugün Anneler Günü ve o
sebeple tüm annelerin anneler gününü kutluyorum. Canım anneciğim, Anneler Günü’n Kutlu Olsun, iyi ki annemsin, iyi
ki hayatımdasın, iyi ki varsın! Seni çok
seviyorum.. Kızın İlksen :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder