Sevdiklerimizle Birlikte
Malum sene
sonu ve derslerimizi bitirdik. Genel tekrarlarımızı yapıyoruz ve artık daha
fazla aktiviteye yer veriyoruz, yavaş yavaş tatile hazırlık yapıyoruz. Bu
nedenle öğrencilerimizi pikniğe götürdük geçen hafta. Pikniğe giderken de yanlarında Ipad , telefon vs . gibi
teknolojik herhangi bir şey olmasından ziyade top, atlama ipi, satranç,
monopoly, pictureka, tabu, uno gibi oyunları götürmelerini istedik.
Çünkü biliyoruz ki pikniğe giderken serviste dahi etrafına bakmak yerine
, kendilerinin daha da yalnızlaştıran oyunları oynayacaklar, arkadaşlarıyla
sohbet etmek yerine o an yanlarında olmayan başka bir arkadaşlarıyla
mesajlaşacaklar. Haklılar, çünkü daha cazip ve bazen daha kolay..iletişim
açısından elbet..
Öyle çok keyif
aldılar ki güzel öğrencilerim düzenlediğimiz bu
piknikten.. Sadece o müthiş doğadan, ağaçlardan, aldıkları mis
gibi tertemiz havadan, o sımsıcak güneşten değildi yaşadıkları o mutlu anlar,
çok eminim ki birlikte bir şeyler yapmaktan, arkadaşlarıyla bir şeyler paylaşmaktan
dolayı da çok mutluydular. Tüm gün boyunca koşturmaktan, atlamaktan,
zıplamaktan çok yoruldular fakat eminim
ki aynı anda tüm senenin yorgunluğunu da atmış oldular. Arkadaşlarıyla birlikte olmak öyle çok mutlu
etti ki onları..
Ne kadar
önemli insanın sevdikleriyle birlikte zaman geçirmesi, bir şeyler paylaşması,
sohbet etmesi öyle değil mi? Tüm
negatiflikleri silip süpüren sihirli bir süpürge oluyor sanki sevdiklerimizle
sohbetlerimiz, birlikte oynadığımız oyunlar, yediğimiz yemekler, içtiğimiz
kahveler.. Kahve demişken, düşünün
içtiğiniz bir Türk kahvesini, o kahvenin
yüzünüzde yarattığı o koskocaman gülümsemeyi, o tepsiye dizdiğiniz kahve
fincanlarının aslında birazdan kelimelere dökeceğiniz düşünceleriniz olduğunu ,
dertlerinizi paylaşacağınız bir ana hazırlık eden bir araç olduğunu.. Peki ya birlikte oynanılan oyunlar? Onlar
aslında bizim hepimizin bir olduğunu,
sadece yalnız değil birlikte de bir şeyler hatta daha güzel şeyler
yapabileceğimizi bize hatırlatan araçlar. Bu oyun belki karşılıklı oynanan bir
oyun, belki de bir takım oyunu olabilir.
Ne fark eder ki? İki kişilik oyunda her
ne kadar sevinci, heyecanı ve belki de biraz hırsı deneyimleyeceksek , takım oyunununda da birlikte bir şey yapmanın
önemini hatırlayacağız hiç şüphesiz. Ne fark eder ki.. Gerisinin önemi var mı
ki.. O nedenle.. Diyorum ki biraz daha vakit geçirelim sevdiklerimizle,
dostlarımızla, akrabalarımızla.. Belki önemli olan fazla değil olabildiğince
verimli, kaliteli , güzel zaman
geçirmek.. Hadi deneyelim, bugünden, bu güzel Pazar günü itibariyle
başlayalım.. Ne dersiniz? :)
Tatile Beş Kala :)
Tatil
demişken, piknikler başladı, havalar ısındı demişken.. Sevgili öğrenciler, şöyle rahat,
şöyle huzurlu bir tatili nasıl da hak ettiniz, farkında mısınız? Tüm
sene boyunca yoruldunuz, kendi geleceğiniz , hayatınız ve güzel bir yarın için için
çabalamaktan dolayı öyle yorgun düştünüz ki.. Yenilenmeye, tazelenmeye, enerji
depolamaya çok ihtiyacınız var, o kadar aşikar ki bu.. Hepiniz bir yaş daha büyüdünüz, bakın bakalım
Eylül 2012’deki fotoğraflarınıza , aynı mısınız oradaki öğrenciyle? Nasıl
değiştiniz öyle değil mi? Siz artık o siz değilsiniz, fazlasıyla yeni bilginiz
var artık bir çok konuda ve o
fotoğraftaki öğrenciden 10 ay
daha büyük ve olgunsunuz artık. Ne mutlu size! Biliyorum bir çoğunuz tatile girmekten dolayı öyle çok sevinemiyor
bile, hani şu tatil ödevleri/ kitapları var ya , işte onlar yüzünden şimdiden endişelenmeye başladınız.
Bir dakika durup düşündünüz mü sakince peki ? Neyi mi? Tatili nasıl daha iyi ,
güzel ve her şeyden önce “kendiniz” için nasıl daha yararlı bir hale getirebileceğinizi..
Neleri hatırlayalım o zaman?
1- Öğretmenlerinizin sizi bir sonraki yıl daha rahat etmenizi istediklerinden ve tamamen sizin rahatınızı
düşündüklerinden dolayı az da olsa ödev verdiklerini ve bunun gerçekten de
sizin yararınıza olacağını.
2- Aileniz ve arkadaşlarınızla
geçirebileceğiniz bol bol vaktinizin olduğunu.
3- Okuyabileceğiniz herhangi bir kitap,
dergi veya gazete için bolca vaktinizin olduğunu ve okumanın insana bir çok
önemli değer kattığını.
4- Oyun oynamanın hem fiziksel hem de
ruhsal olarak çok faydalı olduğunu.
5- İmkanlar dahilinde yüzme, basketbol,
voleybol, tenis gibi herhangi bir spora başlamak için harika bir fırsat
olduğunu.
6- İngilizce’nizi geliştirmek
amacıyla film izlemek, müzik dinlemek
için bolca vaktinizin olduğunu ve
bunu size fayda sağlayacak şekilde ayarlamanın
aslında sizin elinizde olduğunu.
7- Yeni bir hobiye başlamak için iyi bir
fırsatınızın olduğunu.
8- Bir sonraki seneye hazır ve formda girmek için oldukça fazla vaktinizin olduğunu.
Sevgili öğrenciler hepinizi şimdiden
kutluyorum ve size iyi tatiller diliyorum. Umarım çok keyifli bir tatil geçirirsiniz. Çünkü bunu hak
ettiniz. :)
Hiç katılaşmayan bir yüreğiniz, hiç yorulmayan
bir ölçülülüğünüz, hiç incitmeyen bir dokunuşunuz olsun... Charles Dickens
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder